Sigorta bedelini doğru belirleyelim, eksik sigortaya girmeyelim…

Sigorta sözleşmesi yapılırken belirlenmesi gereken hususlardan bir tanesi de sigorta bedelidir. Sigorta bedeli sigortalanan kıymetin piyasa fiyatıdır. Diğer bir deyişle, sigortalanan şey tamamen zarar görür veya çalınırsa, onu yerine koymak için ne kadar para ödenecekse, bu tutar sigorta bedelidir.

Bu durumdan yola çıkılarak bazen şöyle bir hata yapılmaktadır. Bazı sigortalılar sigortaladıkları şeyin asla tamamen zarar görmeyeceğini ve de çalınamayacağını düşünerek, söz gelimi 250.000 TL tutarında piyasada satılan bir şeyi, 125.000 TL sigorta bedeli ile sigortalatmaktadırlar. Onların düşüncesine göre, bu şey hasarlansa dahi zarar asla 125.000 TL’yi geçmeyecektir. Bu nedenle fazla prim ödemenin bir anlamı yoktur fikrine sahiptirler. Oysa sigorta bedelini olması gerekenin (piyasa fiyatının) yarısına sigortalatan sigortalı; hasar anında da zararının sadece yarısını tazminat olarak alabilecektir.

Dolayısıyla hasar olduğunda mağdur olmamak adına sigorta bedelini doğru belirlemeliyiz. Aynı şekilde, yine yukarıdaki örnekte belirtilen 250.000 TL tutarındaki şeyi sigortalatırken sigorta bedelini 350.000 TL olarak belirlersek, bu şey yanıp tamamen zarar gördüğünde 350.000 TL değil, piyasa fiyatı olan 250.000 TL tutarında tazminat ödenir. Bu durumda da boş yere fazladan prim ödenmiş olur.

Sonuç olarak eksik sigorta tazminat tarafında (tazminatın eksik alınması nedeniyle) ; aşkın sigorta ise prim tarafında (fazla prim ödemek suretiyle) mağduriyet yaratmaktadır. Boş yere fazladan prim ödememek veya tazminatı eksik almamak için sigorta bedelimizi başlangıçta doğru bir şekilde tespit etmeliyiz. Ayrıca sigortalı süre boyunca sigortalı şeyin değerinde ortaya çıkacak artışları kapsamak adına, poliçeye enflasyon klozu ekletmek de yerinde bir davranış olacaktır.

 

 

 

 

Platformunuzu seçin ve Paylaşın!